buselik makamında şiirler etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
buselik makamında şiirler etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
24 Haziran 2010 Perşembe
Aşk Yalan
aynası cebinde ve ve saçları biryantinliydi
kasaba delikanlılarının
suyun aksinde tarardı saçlarını
hep çeşme başında köylü kızları
şimdi ırak düştük apartmanlarda
kendi içimizde arıyoruz aynaları
suretlerimizi görebilmek için başka canlarda
düşpembe hayaller kurmaktayız
duramaksız..
ve tüm aynalar pamuk prensesin
annesinin aynası gibi
en güzel sensin en güzel sensin
AŞK bu günlerde
toz pembe bir yalan
pamuk ellerle
altın tepside sevgiliye sunulan
Etiketler:
buselik makamında şiirler,
erkan bal
20 Haziran 2010 Pazar
Babalar gününde oğlum'a
-maden şehitleri için-
bir sabah kalkacaksın
bakacaksın ki ben yine yokum
ekmek almaya gittiğimi düşün
her zamanki gibi
aslanın ağzından
nasılsa anlarsın bir gün
o aslanın beni
nasıl hamm! ettiğini...
Etiketler:
babalar günü,
buselik makamında şiirler,
erkan bal,
iş kazaları
14 Haziran 2010 Pazartesi
Olmadı yâr
Seni sevdim
daha çok sevmek istedim.
daha çok sevdim,
daha da çok istedim.
olmadı yâr,
olamadı yâr,
aşkın bana dokundu...
Etiketler:
buselik makamında şiirler,
erkan bal,
yürek sancısı
6 Haziran 2010 Pazar
biliyorsun değil mi?
ne çok söylecek sözümüz var bizim
onca suskunluğumuza rağmen
dur be, deli yüreğim
ağlama, kanama hemen...
Etiketler:
buselik makamında şiirler,
erkan bal
29 Mayıs 2010 Cumartesi
Bir gül dönümüne 4._2
gündönümünden bir gül dönümüne
iki
iki saat mor ve soluksuz
ihtimal iki gün kusarak
ve en az iki gece herkesi uykusuz bırakarak
pek bundan öncesini de sonrasını da bilmem ya
ne yemişim hani ne içmişim
ama iki zature de bir ölememişim
ne zaman büyüdüm
ne zaman tay tay yürüdüm
hepsi meçhul bir limanda batık bir gemi benim için
peşine düşüp sormadığım
bir duman bilirim sadece
batıktan, yanıktan
su üstünde tüten
dam üstü tütmeyen bacalara inat
içimde bir çocuk yanarmış için için
ne biçim
su üstünde dedimse
su götürür bu tanım
ayağım sağlam yere basmadığından dedim belli ki
hani tuttuğumu koparamadım da
tutan kopardı ya yüreğimi
az meçhul ya da tam belli değil
rumi takvimle en son ne zaman öldüm
ebcedle ne düşüldü kadertaşıma
alınyazımdan artakalan üç beş kelime olmalı ihtimal
hani kitabe-i sengi mezarına aşık olmaklığımdan belki üstadın
iyi de burnum ne zaman düştü
kemiklerim ne zaman çürüdü
elimde çıkmayan mürekkebe inat
kimler kırkımı çıkardı kırk dakikada da
içli şarkılar rakkaselerin zil seslerine karıştı gitti bir anda
ne çabuk "ömrümce gün görmedim
hiç olmadım bahtiyar / yaşım genç olsa da gönlüm ihtiyar" nağmeleri
bayramlık ayakkabı alınmamış çocuk tepinmeleri gibi
inadına tabutumu tekmeler oldu.
hadi ellerim eskiden de üşürdü
fakat cenaze namazım kılınmadan daha
musalladan yere beni kim düşürdü
bilemedim, bilinmedim, ilenmedim
zar, zor
güç
üç.
27 Mayıs 2010 Perşembe
Sorma ne haldeyim
anılar biriktiriyorum senden
gözlerinin karasından
öperek boynuna düşen
o yağmur damlası gibi
rakı kadehinde sarhoş
boynunu kadere eğmiş
bir gül goncası gibi
bir gül goncası gibi
hasreti derinden hisseden
içime yerleşmiş, o hain,
hain yürek sancısı gibi...
hain yürek sancısı gibi...
Etiketler:
buselik makamında şiirler,
erkan bal
19 Mayıs 2010 Çarşamba
Dilek
Bu sevdanın yanında
sen sıfırsın, ben sıfırım
biz iki kişiyiz, ve Allah bir
dilerim sağda sıfır oluruz
kifayetsiz solda değil
aşkımız ise onyüzbinmilyon...
Etiketler:
buselik makamında şiirler,
erkan bal
1 Mayıs 2010 Cumartesi
Buselik makamında
Adam kızı öptü, ellerinden
O eller narin
Eller incecik ve beyaz
Eller üşümüş ve ayaz
Eller saran seven ve kucaklayan
Eller bir yürek elçisi gibi kanayan
O ellerdi sevdayı yazan
Adam kızı öptü, avuçlarından
O avuçlar bir yudum su
Avuçlar bir nefes rayiha
Avuçlar gezindi yüzünde
Avuçlar sardı her hüzünde
Avuçlar bereketli bir pınar
O avuçlar donarken beni yakar
Adam kızı öptü, omuzlarından
O omuzlar dünyayı sırtlamış
Omuzlar yükünü paylaşmış sevdanın
Omuzlar heybetli birer dağ
Omuzlar direnç yüklü bir lale
O omuzlar güvenilir bir kale
Adam kızı öptü, saçlarından
O saçlar kaderimin örgüsü
Saçlar hasretin döngüsü
Saçlar ipeğin sevgisi
Saçlar yarenlik kokar
Saçlar bir deli nehir
Akar, akar, akar...
Adam kızı öptü, yanaklarından
O yanaklar yeşil elma
Yanaklar mahcup kırmızı
Yanaklar seher yıldızı
Yanaklar yanıma yandaş
Yanaklar canıma candaş
Adam kızı öptü, gözlerinden
O gözler bir deniz
Gözler nisan yağmuru
Gözlerinde hep bir buğu
Gözlerin sevdalı bir kuğu
Adam kızı öptü,dizlerinden
O dizlerde uyudu düş de olsa
Dizlerde büyüdü bir nebze olsa
Dizlerinde hep huzur aradı
Dizlerinde gece yıldızlardaydı
O dizler sevdayla kanadı
Dizler umut kuşunun kanadı
Adam kızı öptü
Dudağından
Kulağından
Köşesinden bucağından
İçten, özden ve derinden
Adam kızı öptü
Önce ve sadece yüreğinden
Etiketler:
buselik makamında şiirler
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)